sagliksal
Aktif Üye
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Sıhhat Bakanlığı’nın randevu aralıklarını 5 dakika ile sonlandırmasına reaksiyon göstererek, “Bu uygulama daha fazlaca istifa, daha fazlaca tabip göçü, daha epeyce hastalık, daha fazlaca sağlıksızlık, daha epeyce sıhhatte şiddet getirir. Halk sıhhatini ve sıhhat çalışanlarının sıhhatini tehdit eden bu uygulamalardan süratle vazgeçilmelidir.” açıklamasını yaptı.
Sıhhat Bakanlığı başlatmış olduğu yeni uygulama ile Merkezi Doktor Randevu Sistemi’ndeki randevu aralığını 5 dakikaya düşürdü. “5 dakikada hekimlik yapılmaz” diyen tabipler, Sıhhat Bakanlığı’na davette bulundu.
TTB’nin muayene müddetlerinin kısıtlanmasıyla ilgili açıklaması şöyleki:
“senelerdır sıhhatte dönüşüm programı ismi altında yürütülen siyasetler, hastaneleri ticarethaneye, hastaları müşteriye dönüştürdü. Sıhhat Bakanlığı sıhhat hizmetlerinde niteliği değil niceliği önceleyen siyasetlerinde ısrara devam etmektedir. Bu anlayışla yönetilen sıhhat sistemi toplumun nitelikli sıhhat hizmeti alma hakkını ve hekimlik kıymetlerini yok saymaktadır.
Hekimlik yapabilmek için bir hastaya ayrılması gereken muayene müddeti en az 20 dakika olarak kabul edilmesine karşın ülkemizde biroldukca hastanede bu mühlet 5 dakikaya düşürülerek doktorlara günlük yaklaşık 100 hasta randevusu dayatılmaktadır. Bu randevular, tabibin isteği ve bilgisi haricinde MHRS sistemi üzerinden açılmakta, tabibin hastasına kâfi vakit ayırmasına; halkın nitelikli sıhhat hizmeti almasına mani olmaktadır. Tabiplere performans baskısıyla daha epey muayene ve süreç dayatması yapılarak mesleksel özerkliğimize müdahale edilmekte, halkın sıhhati tehdit edilmekte, sıhhatte şiddete taban hazırlanmaktadır.
“5 dakikada bunları yapmak mümkün değil”
Hastalıkların teşhisini koyabilmek için birinci ve en değerli adım, detaylı bir hikaye almaktır. Dayatılan 5 dakikada ne kişinin yakınmasını anlayabilmek, ne de kâfi muayenesini yapabilmek mümkün değildir. Tıbbi sekreter olmadan çalışmak zorunda bırakılan tabipler tıbbi kayıtların tutulmasında zorluklar yaşayacak, daha sonraki süreçte yaşanacak en ufak olumsuz gelişmede doktoru güç duruma sokacaktır. Sıhhat Bakanlığı ve hastane idarecileri unutmamalıdır ki malpraktis ferdî değil sistemsel bir sıkıntıdır ve bu dayatma ile hastaların sıhhatine yansıyacak aksiliklerin sorumluluğu kendilerindedir.
Muayene için kâfi vakit tanımamak, tabip hasta ilgisini birkaç dakikaya sığdırmak; hekimlik meslek etiği unsurlarımız açısından kabul edilemez ve mesleksel özerkliğimize yönelik şuurlu bir taarruzdur. Bu uygulama daha fazlaca istifa, daha epey doktor göçü, daha fazlaca hastalık, daha fazlaca sağlıksızlık, daha fazlaca sıhhatte şiddet getirir. Halk sıhhatini ve sıhhat çalışanlarının sıhhatini tehdit eden bu uygulamalardan süratle vazgeçilmelidir.
Topluma davetimizdir; dün olduğu üzere bugün de nitelikli sıhhat hizmeti taleplerimizde ısrarcıyız ve hekimlik yapmak istiyoruz. Hem tabiplerin tıpkı vakitte toplumun sıhhat hakkı için bu uygulamalara itirazı bir arada yükseltelim. Doktorlar köle, hastalar müşteri değildir. Sağlıklı hayat hakkımızdan vazgeçmeyelim!
5 DAKİKADA HEKİMLİK YAPILMAZ!
SIHHAT 5 DAKİKAYA SIĞMAZ!”
Sıhhat Bakanlığı başlatmış olduğu yeni uygulama ile Merkezi Doktor Randevu Sistemi’ndeki randevu aralığını 5 dakikaya düşürdü. “5 dakikada hekimlik yapılmaz” diyen tabipler, Sıhhat Bakanlığı’na davette bulundu.
TTB’nin muayene müddetlerinin kısıtlanmasıyla ilgili açıklaması şöyleki:
“senelerdır sıhhatte dönüşüm programı ismi altında yürütülen siyasetler, hastaneleri ticarethaneye, hastaları müşteriye dönüştürdü. Sıhhat Bakanlığı sıhhat hizmetlerinde niteliği değil niceliği önceleyen siyasetlerinde ısrara devam etmektedir. Bu anlayışla yönetilen sıhhat sistemi toplumun nitelikli sıhhat hizmeti alma hakkını ve hekimlik kıymetlerini yok saymaktadır.
Hekimlik yapabilmek için bir hastaya ayrılması gereken muayene müddeti en az 20 dakika olarak kabul edilmesine karşın ülkemizde biroldukca hastanede bu mühlet 5 dakikaya düşürülerek doktorlara günlük yaklaşık 100 hasta randevusu dayatılmaktadır. Bu randevular, tabibin isteği ve bilgisi haricinde MHRS sistemi üzerinden açılmakta, tabibin hastasına kâfi vakit ayırmasına; halkın nitelikli sıhhat hizmeti almasına mani olmaktadır. Tabiplere performans baskısıyla daha epey muayene ve süreç dayatması yapılarak mesleksel özerkliğimize müdahale edilmekte, halkın sıhhati tehdit edilmekte, sıhhatte şiddete taban hazırlanmaktadır.
“5 dakikada bunları yapmak mümkün değil”
Hastalıkların teşhisini koyabilmek için birinci ve en değerli adım, detaylı bir hikaye almaktır. Dayatılan 5 dakikada ne kişinin yakınmasını anlayabilmek, ne de kâfi muayenesini yapabilmek mümkün değildir. Tıbbi sekreter olmadan çalışmak zorunda bırakılan tabipler tıbbi kayıtların tutulmasında zorluklar yaşayacak, daha sonraki süreçte yaşanacak en ufak olumsuz gelişmede doktoru güç duruma sokacaktır. Sıhhat Bakanlığı ve hastane idarecileri unutmamalıdır ki malpraktis ferdî değil sistemsel bir sıkıntıdır ve bu dayatma ile hastaların sıhhatine yansıyacak aksiliklerin sorumluluğu kendilerindedir.
Muayene için kâfi vakit tanımamak, tabip hasta ilgisini birkaç dakikaya sığdırmak; hekimlik meslek etiği unsurlarımız açısından kabul edilemez ve mesleksel özerkliğimize yönelik şuurlu bir taarruzdur. Bu uygulama daha fazlaca istifa, daha epey doktor göçü, daha fazlaca hastalık, daha fazlaca sağlıksızlık, daha fazlaca sıhhatte şiddet getirir. Halk sıhhatini ve sıhhat çalışanlarının sıhhatini tehdit eden bu uygulamalardan süratle vazgeçilmelidir.
Topluma davetimizdir; dün olduğu üzere bugün de nitelikli sıhhat hizmeti taleplerimizde ısrarcıyız ve hekimlik yapmak istiyoruz. Hem tabiplerin tıpkı vakitte toplumun sıhhat hakkı için bu uygulamalara itirazı bir arada yükseltelim. Doktorlar köle, hastalar müşteri değildir. Sağlıklı hayat hakkımızdan vazgeçmeyelim!
5 DAKİKADA HEKİMLİK YAPILMAZ!
SIHHAT 5 DAKİKAYA SIĞMAZ!”