sagliksal
Aktif Üye
Ayakların kemikler, eklemler, bağlar ve yumuşak dokulardan oluşan karmaşık bir yapıda olduğunu kaydeden Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, bu yapılarda görülen sorunların faydalanma ya da enfeksiyonlardan yapısal rahatsızlıklara kadar biroldukça sorunun ayakta ağrıya niye olabileceğine dikkat çekti. Ayakta ağrıyla kendini gösteren hastalıklarla ilgili kıymetli bilgiler verdi.
Yürümeyi, ayakta durmayı zorlaştıran ve ötürüsıyla da günlük hayatı önemli biçimde etkileyebilen ayak ağrısı aslında telaş edilebilecek boyutta yaygın bir sorun. Amerikan Podiatrik Tıp Derneği’nin 2014 yılında yaptığı bir araştırmaya bakılırsa insanların yüzde 77’si önemli biçimde ayak ağrısı yaşıyor. Uygun olmayan ayakkabı kullanması, diyabet ve yaşlanma ayak sıkıntılarının ortaya çıkmasındaki risk faktörleri içinde yer alıyor. Ağrıyı geçirmek için evvela ağrının kaynağını bilmenin kıymetli olduğuna da işaret eden. Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, tüm ayak ağrılarının önemli olmadığını fakat bir daha de görmezden gelinmemesi gerektiğinin altını çizdi.
En yaygın görülen problemlerden biri Halluks Valgul
Ayak başparmağının (halluks) lateral (yana doğru) sapması olarak tanımlanan bu sorun en yaygın görülen ayak hastalıkların başında geliyor. Ortaya çıkmasında dar ve sıkı ayakkabılar kıymetli bir etkeni oluşturuyor. Dar ayakkabıların yaygın kullanması niçiniyle bu sorunun bayanlarda daha sık görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, “Ayakların gün ortasında uzun saatler boyunca tıpkı ayakkabı içerisinde kalması, ayakkabıların kalitesiz olması, hava almaması, seçilen ayakkabının ayak biçimine tam olarak uymaması ayak sıhhatini bozar ve ‘Halluks Valgus’ gelişmenine niye olabilir” dedi.
Doç. Dr. Onur Kocadal, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “Halluks valgus semptomları içinde ayağın yanında gözle görülür yumru oluşması, ayak başparmağı üzerinde yahut etrafında hassasiyet hissi, başparmağın altındaki kemikte nasır oluşması, ayak başparmağını hareket ettirmede zorluk, yürürken ayak başparmağında ağrı bulunması yer alıyor. Ayak başparmağının sapması evvela yana hakikat gerçekleşse de ilerleyen safhalarda ayak başparmağının ucu ve tırnak da ön düzlemde yana gerçek döner. Gut hastalığında da ayak başparmağı ekleminde kızarıklık ve şişlik görülür. Hasta gece şiddetli bir ağrıyla uyanır. Bu üzere durumlarda şahısta halluks valgus değil gut hastalığı düşünülmelidir.”
İkinci parmağı uzun olanlarda çarpık parmak daha sık görülüyor
Ayak başparmağında halluks valgus görüldüğünde yanında yer alan ikinci parmak, başparmağın üzerine çıkması durumunda çarpık parmak olarak tanımlanan durum ortaya çıkıyor. Bilhassa ikinci parmağı uzun olan bireylerde çarpık parmağın daha sık görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, “Bu sorunu düzeltmek için, başparmağı düzeltirken ikinci parmak tendonunun da düzeltilmesi gerekir” diye konuştu.
Düztabanlık 30’lı yaşlardan daha sonra da görülebiliyor
Düztabanlık ya da başka ismiyle taban çökmesi de ayak ağrılarının sebebi olabiliyor. “Taban çökmesi, ayağın olağanda olması gereken iç uzun kavsinin kaybolarak topuğun dışa hakikat kayması ile karakterize bir ayak deformitesidir” diyen Doç. Dr. Onur Kocadal, bu sorunun doğuştan olduğu üzere daha sonradan da gelişebileceğine işaret etti. Erişkin yaşa kadar olağan bir ayağa sahip olan erişkinlerde 30’lu 40’lı yaşlardan daha sonra da düztabanlık gelişebileceğini anlatan Doç. Dr. Onur Kocadal, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Bunun en önemli niçinleri içinde romatolojik hastalıklar, nörolojik sorunlar, denetimsiz diyabete bağlı his kusurları gelebiliyor. Ayrıyeten kısa aşil ve hatta osteoporoz olabileceği üzere altta yatan hiç bir hastalık olmaksızın çok kilo, uygunsuz ayakkabı seçimi, ağır sporlar üzere ayağın çok berbat kullanması da düz tabanlığa yol açabilir. Altta yatan sorunun tespiti ve sorunun boyutuna nazaran de farklı tedavi yaklaşımları uygulanır.”
Nasır da ağrıya niye olabiliyor
Ayaklarda ve topuklarda görülen nasırların da ayak ağrılarına yol açabileceğine işaret eden Doç. Dr. Onur Kocadal, nasırın geçmesi için nasıra yol açan sürtünme ya da baskı niçininin ortadan kaldırılması gerektiği bilgisini verirken şunları da söylemiş oldu; “Bu niçinle de ayağı sıkmayan ayakkabıların giyilmesi kıymet taşıyor. Ayağın ortasında rahat edebildiği, tabanı darbe emici, yumuşak ve topuk kısmı ön kısmına göre yavaşça yüksek ayakkabılar kullanım için en uygun olanlardır. Hoş ve bakımlı görünmek kadar rahat etmenin de kıymetli olduğu da unutulmamalı.”
kimi bazı halk içinde siğil denilen ve viral bir enfeksiyon olan “verrü” nün nasırla karıştırabileceğine dikkat çeken Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, “Siğil oluşumu sırasında birinci vakit içinderda cilt üzerinde ortası çukur etrafı düz dairesel bir iz formunda kendini gösterir. Vakit içerisinde ayak tabanı siğilleri sarı renkli ve kabuklu görünüm kazanır. bu biçimde oluşumlar görüldüğünde evvela bir dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır” diye konuştu.
Topuk dikeni altta yatan farklı bir sıkıntıya da işaret edebilir
Topuk kemiğine (kalkaneus) bağlı daha sonradan gelişen küçük kemiksel çıkıntılar olarak belirtilen topuk dikeni, altta yatan bir sıhhat problemine bağlı olarak gelişebileceği üzere bağımsız olarak da ortaya çıkabiliyor. Sorunun ortaya çıkmasında, kaslar ve bağlar üstündeki uzun müddetli zorlanma tesirli olduğu üzere çok kilo ve uygunsuz yahut yıpranmış ayakkabılar giyilmesi de topuk dikenini ortaya çıkabiliyor.
Doç. Dr. Kocadal, kelamlarına şu ayrıntıları ekledi: “Bu diken sanıldığı üzere aşağıya gerçek batacak bir diken olmayıp öne hakikat ayak tabanının altındaki, ayağın yandan bakıldığında yay üzere durmasını sağlayan bantın içine yanlışsız gelişir. Bu dikensi çıkıntılar topuğun önünde ayak kemerinin çabucak altında olabildiği üzere topuğun ardında da ortaya çıkabiliyor. Topuğun ardında gelişen dikensi görünüm çoğunlukla aşil tendon problemleri ile ilişkilendirilir. Aşil tendiniti olarak bilinen bu durumda ayağın ön kısmına basınç uygulanması hassasiyet ve topuk ağrısında artışa yol açar. Hastalar bunu bilhassa merdiven inip çıkarken yahut yere çömeldiklerinde hissederler. Sorunun tedavisi için, soğuk uygulama, ilaç tedavisi üzere farklı prosedürlerden yararlanılır.”
Efor daha sonrası sorunlar deveran sistemi sorunlarına işaret ediyor
Ayakta, bacaklarda oluşabilecek sirkülasyon bozuklukları ve damar sertliğinin de ayaklarda ağrıya niye olabildiğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi Uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, “Bu ağrıyı öbür ağrılarla karıştırmak mümkün değil. Çünkü en besbelli özelliği muhakkak bir efor daha sonrası ortaya çıkması ve kişiyi yürüyemez noktaya getirmesi oluyor. Hasta bu durumu ‘en çok 500 metre yürüyebiliyorum, daha sonra ağrıdan dolayı durmam gerekiyor’ diye anlatıyor. Bu şikâyetleri olan hastaların vakit kaybetmeden bir kalp-damar cerrahisi uzmanına başvurması gerekiyor” diye konuştu. (DHA)
Yürümeyi, ayakta durmayı zorlaştıran ve ötürüsıyla da günlük hayatı önemli biçimde etkileyebilen ayak ağrısı aslında telaş edilebilecek boyutta yaygın bir sorun. Amerikan Podiatrik Tıp Derneği’nin 2014 yılında yaptığı bir araştırmaya bakılırsa insanların yüzde 77’si önemli biçimde ayak ağrısı yaşıyor. Uygun olmayan ayakkabı kullanması, diyabet ve yaşlanma ayak sıkıntılarının ortaya çıkmasındaki risk faktörleri içinde yer alıyor. Ağrıyı geçirmek için evvela ağrının kaynağını bilmenin kıymetli olduğuna da işaret eden. Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, tüm ayak ağrılarının önemli olmadığını fakat bir daha de görmezden gelinmemesi gerektiğinin altını çizdi.
En yaygın görülen problemlerden biri Halluks Valgul
Ayak başparmağının (halluks) lateral (yana doğru) sapması olarak tanımlanan bu sorun en yaygın görülen ayak hastalıkların başında geliyor. Ortaya çıkmasında dar ve sıkı ayakkabılar kıymetli bir etkeni oluşturuyor. Dar ayakkabıların yaygın kullanması niçiniyle bu sorunun bayanlarda daha sık görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, “Ayakların gün ortasında uzun saatler boyunca tıpkı ayakkabı içerisinde kalması, ayakkabıların kalitesiz olması, hava almaması, seçilen ayakkabının ayak biçimine tam olarak uymaması ayak sıhhatini bozar ve ‘Halluks Valgus’ gelişmenine niye olabilir” dedi.
Doç. Dr. Onur Kocadal, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “Halluks valgus semptomları içinde ayağın yanında gözle görülür yumru oluşması, ayak başparmağı üzerinde yahut etrafında hassasiyet hissi, başparmağın altındaki kemikte nasır oluşması, ayak başparmağını hareket ettirmede zorluk, yürürken ayak başparmağında ağrı bulunması yer alıyor. Ayak başparmağının sapması evvela yana hakikat gerçekleşse de ilerleyen safhalarda ayak başparmağının ucu ve tırnak da ön düzlemde yana gerçek döner. Gut hastalığında da ayak başparmağı ekleminde kızarıklık ve şişlik görülür. Hasta gece şiddetli bir ağrıyla uyanır. Bu üzere durumlarda şahısta halluks valgus değil gut hastalığı düşünülmelidir.”
İkinci parmağı uzun olanlarda çarpık parmak daha sık görülüyor
Ayak başparmağında halluks valgus görüldüğünde yanında yer alan ikinci parmak, başparmağın üzerine çıkması durumunda çarpık parmak olarak tanımlanan durum ortaya çıkıyor. Bilhassa ikinci parmağı uzun olan bireylerde çarpık parmağın daha sık görüldüğünü söyleyen Doç. Dr. Onur Kocadal, “Bu sorunu düzeltmek için, başparmağı düzeltirken ikinci parmak tendonunun da düzeltilmesi gerekir” diye konuştu.
Düztabanlık 30’lı yaşlardan daha sonra da görülebiliyor
Düztabanlık ya da başka ismiyle taban çökmesi de ayak ağrılarının sebebi olabiliyor. “Taban çökmesi, ayağın olağanda olması gereken iç uzun kavsinin kaybolarak topuğun dışa hakikat kayması ile karakterize bir ayak deformitesidir” diyen Doç. Dr. Onur Kocadal, bu sorunun doğuştan olduğu üzere daha sonradan da gelişebileceğine işaret etti. Erişkin yaşa kadar olağan bir ayağa sahip olan erişkinlerde 30’lu 40’lı yaşlardan daha sonra da düztabanlık gelişebileceğini anlatan Doç. Dr. Onur Kocadal, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Bunun en önemli niçinleri içinde romatolojik hastalıklar, nörolojik sorunlar, denetimsiz diyabete bağlı his kusurları gelebiliyor. Ayrıyeten kısa aşil ve hatta osteoporoz olabileceği üzere altta yatan hiç bir hastalık olmaksızın çok kilo, uygunsuz ayakkabı seçimi, ağır sporlar üzere ayağın çok berbat kullanması da düz tabanlığa yol açabilir. Altta yatan sorunun tespiti ve sorunun boyutuna nazaran de farklı tedavi yaklaşımları uygulanır.”
Nasır da ağrıya niye olabiliyor
Ayaklarda ve topuklarda görülen nasırların da ayak ağrılarına yol açabileceğine işaret eden Doç. Dr. Onur Kocadal, nasırın geçmesi için nasıra yol açan sürtünme ya da baskı niçininin ortadan kaldırılması gerektiği bilgisini verirken şunları da söylemiş oldu; “Bu niçinle de ayağı sıkmayan ayakkabıların giyilmesi kıymet taşıyor. Ayağın ortasında rahat edebildiği, tabanı darbe emici, yumuşak ve topuk kısmı ön kısmına göre yavaşça yüksek ayakkabılar kullanım için en uygun olanlardır. Hoş ve bakımlı görünmek kadar rahat etmenin de kıymetli olduğu da unutulmamalı.”
kimi bazı halk içinde siğil denilen ve viral bir enfeksiyon olan “verrü” nün nasırla karıştırabileceğine dikkat çeken Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, “Siğil oluşumu sırasında birinci vakit içinderda cilt üzerinde ortası çukur etrafı düz dairesel bir iz formunda kendini gösterir. Vakit içerisinde ayak tabanı siğilleri sarı renkli ve kabuklu görünüm kazanır. bu biçimde oluşumlar görüldüğünde evvela bir dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır” diye konuştu.
Topuk dikeni altta yatan farklı bir sıkıntıya da işaret edebilir
Topuk kemiğine (kalkaneus) bağlı daha sonradan gelişen küçük kemiksel çıkıntılar olarak belirtilen topuk dikeni, altta yatan bir sıhhat problemine bağlı olarak gelişebileceği üzere bağımsız olarak da ortaya çıkabiliyor. Sorunun ortaya çıkmasında, kaslar ve bağlar üstündeki uzun müddetli zorlanma tesirli olduğu üzere çok kilo ve uygunsuz yahut yıpranmış ayakkabılar giyilmesi de topuk dikenini ortaya çıkabiliyor.
Doç. Dr. Kocadal, kelamlarına şu ayrıntıları ekledi: “Bu diken sanıldığı üzere aşağıya gerçek batacak bir diken olmayıp öne hakikat ayak tabanının altındaki, ayağın yandan bakıldığında yay üzere durmasını sağlayan bantın içine yanlışsız gelişir. Bu dikensi çıkıntılar topuğun önünde ayak kemerinin çabucak altında olabildiği üzere topuğun ardında da ortaya çıkabiliyor. Topuğun ardında gelişen dikensi görünüm çoğunlukla aşil tendon problemleri ile ilişkilendirilir. Aşil tendiniti olarak bilinen bu durumda ayağın ön kısmına basınç uygulanması hassasiyet ve topuk ağrısında artışa yol açar. Hastalar bunu bilhassa merdiven inip çıkarken yahut yere çömeldiklerinde hissederler. Sorunun tedavisi için, soğuk uygulama, ilaç tedavisi üzere farklı prosedürlerden yararlanılır.”
Efor daha sonrası sorunlar deveran sistemi sorunlarına işaret ediyor
Ayakta, bacaklarda oluşabilecek sirkülasyon bozuklukları ve damar sertliğinin de ayaklarda ağrıya niye olabildiğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Ortopedi Uzmanı Doç. Dr. Onur Kocadal, “Bu ağrıyı öbür ağrılarla karıştırmak mümkün değil. Çünkü en besbelli özelliği muhakkak bir efor daha sonrası ortaya çıkması ve kişiyi yürüyemez noktaya getirmesi oluyor. Hasta bu durumu ‘en çok 500 metre yürüyebiliyorum, daha sonra ağrıdan dolayı durmam gerekiyor’ diye anlatıyor. Bu şikâyetleri olan hastaların vakit kaybetmeden bir kalp-damar cerrahisi uzmanına başvurması gerekiyor” diye konuştu. (DHA)