Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki haberleri takip eden Londra merkezli haber ajansı Middle East Eye’ın Türkiye Ofis Şefi Ragıp Soylu’nun şahsi telefonunun İsrailli NSO Kümesi tarafınca geliştirilen casusluk yazılımı Pegasus tarafınca gaye alındığı ortaya çıktı.
Memleketler arası Af Örgütü’nün gerçekleştirdiği teknik tahlil, telefonun NSO tarafınca üretilen yazılım tarafınca maksat alındığını tespit etti. Pegasus, telefonlara uzaktan erişerek, yazışmalara, elektronik postalara, fotoğraflara ulaşabiliyor.
Haziran ayında Fransa merkezli sivil toplum kuruluşu Forbidden Stories 16 medya kuruluşuyla bir arada gerçekleştirdiği bir çalışmayla, yaklaşık 50 bin kişinin telefon numaralarının 2016’dan beri Pegasus aracılığıyla gaye alındığını ortaya çıkarmıştı.
Memleketler arası Af Örgütü, Pegasus casus yazılımının Soylu’nun telefonunda Şubat ve Temmuz 2021 ayları içerisinde iMessage yoluyla sızarak tam 28 kere faal olduğunu tespit etti.
Örgüt telefona casus yazılım yüklenmesi buyruğunun kim tarafınca verildiğini teknik olarak tespit edemedi. Lakin hem Af Örgütü tıpkı vakitte bir araştırma gazetecilik kuruluşu olan Organize Hata ve Yolsuzluk Bildirim Projesi (OCCPR), Soylu’nun telefonunun 2019 yılında Suudi Arabistan tarafınca hacklenecek şahıslar listesine alındığını doğruladı. 2021’de Soylu’nun telefonu üzerinde gerçekleşen hacklemeyi Suudi Arabistan’ın gerçekleştirip gerçekleştiremediği tespit edilemedi.
Soylu yaptığı açıklamada, telefonuna ilişkin bilgilerin yabancı bireylerde olmasından ya da NSO isimli şirketin bu bilgilere sahip olmasından dolayı taarruza uğramış hissettiğini söylemiş oldu ve bu durumun, kaynaklarının güvenliğini de tehlikeye atmış olabileceğinden telaşlı olduğunu belirtti.
Soylu şunları kaydetti:
“Suudi Arabistan’da yaşayan ya da NSO’da oturan kimi şahısların müsaadesiz bir biçimde dokümanlarıma, özel yazışmalarıma, elektronik postalarıma ve özel fotoğraflarıma ulaşabiliyor olması fikri beni pek öfkelendiriyor. Ancak telefonumda bulunan casus yazılımı bir açıdan da da Middle East Eye’da işimizi düzgün yaptığımızı gösteriyor. Bölgede gazetecilerin ve aktivistlerin seslerini kısmaya çalışan ülkelere hesap sormaya devam edeceğiz.”
Pegasus ile ilgili haberlerde Cemal Kaşıkçı cinayetini haberleştiren gazetecilerin gaye alındığı gördükten daha sonra durumdan şüphelendiğini söz eden Soylu, “Bu durum beni şüphelendirdi, zira telefonum rastgele bir biçimde vakit zaman garip meseleler çıkarıyordu. Bu yüzden OCCPR’dan listeyi gorebilen bir editöre mevzuyu danıştım. Onlar da numaramın Suudi Arabistan tarafınca 2019 yılında Pegasus listesine eklendiğini söylemiş oldu. OCCPR da telefonda teknik inceleme yapılması için beni Memleketler arası Af Örgütü’ne yönlendirdi. Onlar da bir hafta süren inceleme kararında telefonun Pegasus tarafınca hacklendiğini onayladı“ diye konuştu.
Middle East Eye Genel Yayın Direktörü David Hearst, hacklenmeyi kınadı ve bunun basın özgürlüğüne direkt bir taarruz olduğunu söylemiş oldu.
NSO ve Londra’daki Suudi Büyükelçiliği, bahisle ilgili yorum yapmayı reddetti.
Memleketler arası Af Örgütü’nün gerçekleştirdiği teknik tahlil, telefonun NSO tarafınca üretilen yazılım tarafınca maksat alındığını tespit etti. Pegasus, telefonlara uzaktan erişerek, yazışmalara, elektronik postalara, fotoğraflara ulaşabiliyor.
Haziran ayında Fransa merkezli sivil toplum kuruluşu Forbidden Stories 16 medya kuruluşuyla bir arada gerçekleştirdiği bir çalışmayla, yaklaşık 50 bin kişinin telefon numaralarının 2016’dan beri Pegasus aracılığıyla gaye alındığını ortaya çıkarmıştı.
Memleketler arası Af Örgütü, Pegasus casus yazılımının Soylu’nun telefonunda Şubat ve Temmuz 2021 ayları içerisinde iMessage yoluyla sızarak tam 28 kere faal olduğunu tespit etti.
Örgüt telefona casus yazılım yüklenmesi buyruğunun kim tarafınca verildiğini teknik olarak tespit edemedi. Lakin hem Af Örgütü tıpkı vakitte bir araştırma gazetecilik kuruluşu olan Organize Hata ve Yolsuzluk Bildirim Projesi (OCCPR), Soylu’nun telefonunun 2019 yılında Suudi Arabistan tarafınca hacklenecek şahıslar listesine alındığını doğruladı. 2021’de Soylu’nun telefonu üzerinde gerçekleşen hacklemeyi Suudi Arabistan’ın gerçekleştirip gerçekleştiremediği tespit edilemedi.
Soylu yaptığı açıklamada, telefonuna ilişkin bilgilerin yabancı bireylerde olmasından ya da NSO isimli şirketin bu bilgilere sahip olmasından dolayı taarruza uğramış hissettiğini söylemiş oldu ve bu durumun, kaynaklarının güvenliğini de tehlikeye atmış olabileceğinden telaşlı olduğunu belirtti.
Soylu şunları kaydetti:
“Suudi Arabistan’da yaşayan ya da NSO’da oturan kimi şahısların müsaadesiz bir biçimde dokümanlarıma, özel yazışmalarıma, elektronik postalarıma ve özel fotoğraflarıma ulaşabiliyor olması fikri beni pek öfkelendiriyor. Ancak telefonumda bulunan casus yazılımı bir açıdan da da Middle East Eye’da işimizi düzgün yaptığımızı gösteriyor. Bölgede gazetecilerin ve aktivistlerin seslerini kısmaya çalışan ülkelere hesap sormaya devam edeceğiz.”
Pegasus ile ilgili haberlerde Cemal Kaşıkçı cinayetini haberleştiren gazetecilerin gaye alındığı gördükten daha sonra durumdan şüphelendiğini söz eden Soylu, “Bu durum beni şüphelendirdi, zira telefonum rastgele bir biçimde vakit zaman garip meseleler çıkarıyordu. Bu yüzden OCCPR’dan listeyi gorebilen bir editöre mevzuyu danıştım. Onlar da numaramın Suudi Arabistan tarafınca 2019 yılında Pegasus listesine eklendiğini söylemiş oldu. OCCPR da telefonda teknik inceleme yapılması için beni Memleketler arası Af Örgütü’ne yönlendirdi. Onlar da bir hafta süren inceleme kararında telefonun Pegasus tarafınca hacklendiğini onayladı“ diye konuştu.
Middle East Eye Genel Yayın Direktörü David Hearst, hacklenmeyi kınadı ve bunun basın özgürlüğüne direkt bir taarruz olduğunu söylemiş oldu.
NSO ve Londra’daki Suudi Büyükelçiliği, bahisle ilgili yorum yapmayı reddetti.