sagliksal
Aktif Üye
Özel Denizli Tekden Hastanesi Ruh Sıhhati ve Hastalıkları (Psikiyatrist/Psikoterapist) Uzmanı Dr. Gülnur Şen, “Eşitsizlik, ruhsal sorunların ortaya çıkmasında, şiddetlenmesinde ve bir dahalenmesinde kıymetli bir faktördür. Ayrıyeten eşitsizlik, ruh sıhhati hizmetlerine erişimini de etkilemektedir” dedi.
Şen, “Bildiğiniz üzere her yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü olarak kutlanmaktadır. Bu yıl Ruh Sıhhati Günü teması ‘Eşitlik olmayan dünyada Ruh sağlığı’ olarak belirlenmiştir. Eşitsizlik, ruhsal sorunların ortaya çıkmasında, şiddetlenmesinde ve bir dahalenmesinde değerli bir faktördür. Ayrıyeten eşitsizlik, ruh sıhhati hizmetlerine erişimini de etkilemektedir. Kimi toplumsan niçinlerde olduğu üzere pandemi de ruh sıhhati hizmetlerine erişimi çok etkilemiştir.” diye konuştu.
Şen şu sözleri kullandı:
“Ayrıca etiketleme de ruh sıhhati hizmetlerine başvurma sürecini etkilemiştir. Bu bilgiler ışığında gereksinim duyduğunuz ruh sıhhati hizmetlerine başvurmaktan çekinmeyiniz. 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Gününüz kutlu olsun”
Günümüzde milyonlarca insanın ruh sıhhati sorunu yaşadığına dikkat çeken Aile Terapisti ve Psikolog Makbule Tutak Altuntop ise şu değerlendirmeleri yaptı:
Dünya nüfusunda neredeyse 450 milyon birey ruh sıhhatinde yaşadığı meseleler sebebiyle fonksiyonel kayıp vermektedir. Covid 19 periyodunda, konuta kapanmalar, alınan önlemlerle birlikte artan anksiyete, depresyon, gerilim ve öteki biroldukca ruhsal sıhhat probleminin arttığı gözlenmiştir. Pandemi devrinde yaşanan bu kasvetler ruh sıhhatine muhtaçlığın olduğunu bizlere göstermiştir.
Psikiyatri rahatsızlığı olanların, Covid hastalığına yakalanma riskleri daha da artmış ve kendilerini daha gerilimli, telaşlı hissetmesine sebep olmuştur. Bizim toplumumuzda damgalama birfazlaca yerde görülmektedir. Ruh sıhhati kısmına gelenler ‘deli, şizofren, istikrarsız ilaç kullanıyormuş’ üzere telaffuzlarla etiketlenmektedir. Ruh sıhhati danışanları etiketlemelerden epeyce fazla etkilenen, kaygı duyan danışanlardır. Bu etiketlemelerden dolayı çekinirler ve tedavi için başvurmayı ertelerler. Etiketleme önemli bir irtibat sorunudur. Bilhassa kırsal alanlarda birbirine yakın yaşayan insanların olduğu bölgelerde bu cins etiketlemelerle daha sık karşılaşmaktayız. Kişinin düzgün taraflarını görmezden gelip içe kapanmasına, kendisini izole etmesine, toplumsal, ruhsal ve ekonomik biroldukça problemleri doğurmasına niçiniyet verebilmektedir”
Şen, “Bildiğiniz üzere her yıl 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Günü olarak kutlanmaktadır. Bu yıl Ruh Sıhhati Günü teması ‘Eşitlik olmayan dünyada Ruh sağlığı’ olarak belirlenmiştir. Eşitsizlik, ruhsal sorunların ortaya çıkmasında, şiddetlenmesinde ve bir dahalenmesinde değerli bir faktördür. Ayrıyeten eşitsizlik, ruh sıhhati hizmetlerine erişimini de etkilemektedir. Kimi toplumsan niçinlerde olduğu üzere pandemi de ruh sıhhati hizmetlerine erişimi çok etkilemiştir.” diye konuştu.
Şen şu sözleri kullandı:
“Ayrıca etiketleme de ruh sıhhati hizmetlerine başvurma sürecini etkilemiştir. Bu bilgiler ışığında gereksinim duyduğunuz ruh sıhhati hizmetlerine başvurmaktan çekinmeyiniz. 10 Ekim Dünya Ruh Sıhhati Gününüz kutlu olsun”
Günümüzde milyonlarca insanın ruh sıhhati sorunu yaşadığına dikkat çeken Aile Terapisti ve Psikolog Makbule Tutak Altuntop ise şu değerlendirmeleri yaptı:
Dünya nüfusunda neredeyse 450 milyon birey ruh sıhhatinde yaşadığı meseleler sebebiyle fonksiyonel kayıp vermektedir. Covid 19 periyodunda, konuta kapanmalar, alınan önlemlerle birlikte artan anksiyete, depresyon, gerilim ve öteki biroldukca ruhsal sıhhat probleminin arttığı gözlenmiştir. Pandemi devrinde yaşanan bu kasvetler ruh sıhhatine muhtaçlığın olduğunu bizlere göstermiştir.
Psikiyatri rahatsızlığı olanların, Covid hastalığına yakalanma riskleri daha da artmış ve kendilerini daha gerilimli, telaşlı hissetmesine sebep olmuştur. Bizim toplumumuzda damgalama birfazlaca yerde görülmektedir. Ruh sıhhati kısmına gelenler ‘deli, şizofren, istikrarsız ilaç kullanıyormuş’ üzere telaffuzlarla etiketlenmektedir. Ruh sıhhati danışanları etiketlemelerden epeyce fazla etkilenen, kaygı duyan danışanlardır. Bu etiketlemelerden dolayı çekinirler ve tedavi için başvurmayı ertelerler. Etiketleme önemli bir irtibat sorunudur. Bilhassa kırsal alanlarda birbirine yakın yaşayan insanların olduğu bölgelerde bu cins etiketlemelerle daha sık karşılaşmaktayız. Kişinin düzgün taraflarını görmezden gelip içe kapanmasına, kendisini izole etmesine, toplumsal, ruhsal ve ekonomik biroldukça problemleri doğurmasına niçiniyet verebilmektedir”